Sosyal Medyada Algı Yaratma: Dijital Manipülasyon

Sosyal Medyada Algı Yaratma: Dijital Manipülasyon
09 Mayıs 2024

 

Günümüzde sosyal medya, haber alma, iletişim kurma ve topluluklarla etkileşimde bulunma gibi birçok faydalı konuda bizlere destek oluyor. Ancak, son yıllarda sosyal medyanın gücü, oldukça kritik konularda algı yönetimine zemin hazırlayarak endişe verici bir şekilde kullanılmaya başlandı. Sosyal medyanın geniş kitlelere erişim olanağı sunması, içerik üreticileri ve diğer aktörler için kitlesel algıyı şekillendirme ve belli bir noktaya kanalize etme potansiyeli sunuyor. Bu durum da insanlık tarihi boyunca iyi niyetle üretilmiş her teknolojide yaşandığı gibi, kötü niyetli kullanıcıların sosyal medyayı bir bambaşka amaçlar için etkin bir silaha dönüştürmesine sebep oluyor.

Sosyal medyada algı oluşturma, çeşitli tekniklerle gerçekleştirilebiliyor. Bunlar arasında en yaygınlarından biri olan yanıltıcı başlıklar (clickbait), en sık rastladığımız metotlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Bir magazin haberinin, siyasi bir gelişmenin, spor dünyasından önemli bir ismin  yaptığı açıklamanın başka bir noktadan ele alınarak olduğundan çok daha ciddi ya da sansasyonel algılanmasına yol açan bu yöntem, içeriğin devamında paylaşılan linkin daha çok tıklanmasını ve bu sayede ilgili web sitenin daha çok trafik almasını amaçlıyor. Bir örnekle desteklemek gerekirse; “ÜNLÜ İSİM EKRANLARA VEDA ETTİ” başlıklı bir haberin detayını öğrenmek üzere linke tıkladığımızda, yıllardır hiç dinlenmediği söyleyen bir oyuncunun birkaç ay setlerden uzak kalmak istediğini söylediği bir açıklamayla karşılaşabiliyoruz. Oysa ilk etapta haber başlığı ve fotoğraf, bahsi geçen oyuncunun mesleğini artık icra etmeyeceği hissi uyandırarak bizde çok daha güçlü ve yanlış duygular uyandırmayı amaçlıyor. Bu yöntem, yorum yapılabilir mecralarda kullanıldığında (kullanıcıların görüşlerini yazabildiği forumlar, Instagram, X, Facebook vb.) yoğun eleştiri oklarının hedefi oluyor ancak habercilik etiğini bir kenara bırakmış bu oluşumlar için bu elbette caydırıcı olmuyor.

Sık rastladığımız bir başka yöntem de konuyla doğrudan ilgisi olmayan görsel kullanımı ya da kolaj, yapay zeka gibi yöntemlerle, konuyu destekleyici bir görselin bizzat yaratılması şeklinde karşımıza çıkıyor. Reklamcılık, endüstriyel tasarım, yazılım vb. sektörlerde dijital teknolojinin nimetlerinden sıklıkla faydalanıldığı için bir AI görseli gerçeğinden ayırmak bu alanlarda çalışan kişiler için nispeten daha mümkün olabiliyor ancak “sokaktaki vatandaş” diye tabir ettiğimiz kişiler kolaylıkla yanılabiliyor. Bu kadar uğraşmak istemeyenler ise eski tip kolajlara başvuruyor. Cem Yılmaz’ın uzun yıllar önce anlattığı ve bugün bile hafızanızda olması muhtemel bir uçak hikâyesi buna çarpıcı bir örnek kabul edilebilir.

Haber ne biliyor musun… Vesikalık bi’ fotoğrafım var, uçak almışım çok belli. İfadem o yani. Uçağı almışım, gidip 6 tane çektirmişim. Üçünü ruhsata verecem, belli. Vesikalık fotoğraf, altta böyle köşede. Bir tane de tarifeli THY uçağı gidiyor, o kadar. Habere göre almışım, habercilik bu işte.” cümleleriyle trajikomik biçimde ifade ettiği bu durum, “kaynak yoksa yarat” mantığının en ünlü örneklerinden biridir. Üstelik bu, günümüzde hâlâ yayın hayatını sürdüren bir özel kanalın ana haber bülteninde yer bulmuş bir haberdi.

Bir başka yöntem de sahte hesaplar ve botlar aracılığıyla yanlış bilgileri ışık hızıyla yayma ve kitleleri galeyana getirme şeklinde baş gösteriyor. Özellikle siyasi karalamalar, perde arkası aydınlanmamış toplumsal olaylar, futboldaki tartışmalı kararlar ve yönetimsel skandallar gibi konularda bu tür manipülasyonlar sıklıkla karşımıza çıkıyor. Algı oluşturma sürecinde, bilgi kirliliği ve doğruluk kontrolünün eksikliği gibi faktörler de oldukça etkili oluyor. Bilginin kaynağını sorgulamayan, günlük hayatın çeşitli sorunları arasında önüne çıkan her şeye öfkelenmeye ve tepki vermeye hazır kitleler, dezenformasyonun kısa sürede büyümesini sağlayabiliyor. Bu durum, sosyal medyanın gerçeklikten uzaklaşmasına ve kullanıcıların yanıltıcı bilgilere maruz kalmasına neden olabiliyor.

Dijital manipülasyon, kısa sürede toplumsal bir kaosa yol açarak ciddi sonuçlara gebe olabiliyor. Kitlelerin gerilimi, farklı konulara sıçrayarak büyük bir öfke topuna ve bunun sonucunda bazen sanal, bazen fiziksel tartışma ve kavgaları doğurabiliyor. Günden güne negatif yüklenen kamuoyunda, birbirinin fikirlerini değersizleştirmeye çalışan, hatrı sayılır ölçüde güven problemi yaşayan, toplumcu değil bireyci yaklaşımı benimseyen, demokratik süreçleri tehlikeye atan bir iklim hâkim oluyor. Bu nedenle, sosyal medya platformlarının ve kullanıcıların bilinçli bir şekilde hareket ederek sağduyulu davranması, bu tür bir manipülasyon ihtimaline her daim açık kapı bırakarak itidalli davranması büyük önem arz ediyor. Karşımıza çıkan her içeriği kanun hükmünde doğru kabul etmeden ve bir düşünceye sevk olmadan önce kontrol etmek ve gerçek bilgiye erişim konusunda daha fazla özveri göstermek gerekiyor.

Eğer sosyal medyanın olumlu olumsuz birçok farklı etkisi, markanızın yolculuğu sırasında karşılaşabileceği engeller ve avantajlara dair en doğru adımların atılacağı stratejilerin belirlenmesiyle ilgili hem kılavuz hem arkadaş niteliğinde bir partnere ihtiyaç duyarsanız, aklınıza ilk gelecek seçeneklerden biri muhakkak Ahtapot Sosyal Medya olsun. 😊

YAZAN: Alper Küpeli

Paylaş