Markaların, dijital dünyada nasıl bir izlenim bıraktığını anlamalarını sağlayan oldukça kritik bir süreç olan monitoring üzerine konuşacağımız bu yazımızda, bunun nasıl yürütüldüğünü ve neden bu denli önemli olduğunu ele alacağız.
Monitoring, markaların web üzerindeki itibarını gözlemleyen bir takip sistemidir. Yalnızca gazete ve televizyon gibi geleneksel medya kanallarıyla sınırlı kalmaz; aynı zamanda Instagram, Facebook, X vb. sosyal medya platformları ve çeşitli çevrimiçi forumlar da bu sürecin parçasıdır.
Peki, monitoring’i bu kadar önemli kılan? Düşünsenize, sosyal medyada ve dijital tüm kanallarda markanız hakkında neler konuşulduğunu bilmek ve herhangi bir yanlış anlaşılma ya da olumsuz yorum karşısında hızlıca müdahale edebilmek...Evet, monitoring tam da bu yüzden hayati bir öneme sahip. Markalar, bu sayede imajlarını koruyabilir ve olası krizleri önceden sezip doğru adımları atabilir hale geliyor.
Özellikle negatif eleştiriler ve yorumlar, eğer seri bir şekilde değerlendirmeye alınmazsa, marka imajına önemli zararlar verebilecek sonuçlar ortaya çıkabilir ve kullanıcı sadakati bundan olumsuz etkilenebilir. Bu nedenle, markanın dijital dünyadaki algısını sürekli takip etmek ve müşteri ilişkilerini güçlendirecek stratejiler geliştirmek şart.
Rekabetçi pazarda öne çıkmanın anahtarlarından biri olan monitoring, sadece kendi markanızı izlemekle kalmayıp rakiplerinizin faaliyetlerini, müşterileriyle nasıl bir etkileşim içinde olduklarını gözlemlemek için de katkı sağlar ve size adımlarınızı doğru atma fırsatı sunar. Rakip analizi yaparak onların başarılı yöntemlerini öğrenebilir ve kendi pazarlama stratejilerinizi bu veriler ışığında şekillendirebilirsiniz.
Etkin monitoring, hızlı ve doğru moderasyon sayesinde, müşteri şikayetleri ve sorunlarının seri bir biçimde ele alınmasını sağlayarak size gerekli aksiyonları alma konusunda kayda değer biçimde fikir verir. Bu süreçler, müşteri memnuniyetini ve markaya olan bağlılığı artırır, markanın sürekli gelişimine ve pazardaki konumunun güçlenmesine katkıda bulunur. Bazen bir markanın önemli bir kriz yaşayıp bunu ustalıkla çözüme kavuşturması, hiç kriz yaşamamaktan çok daha pozitif sonuçlar doğurabilir. Kullanıcılara hiçbir problem yaşanmayacağını vadetmek olanaksız ancak olası bir sorunda her şeyin kontrol altında olduğu izlenimi vermek son derece değerli. Sonuç olarak monitoring, kriz anlarında olduğu kadar, markanızın sürekli gelişimi ve rekabet avantajının korunması için de kritik bir araçtır. Markanız için sağlıklı bir büyüme ve gelişim süreci yaratmak istiyorsanız, bu araçlardan etkin bir şekilde yararlanmayı kesinlikle düşünmelisiniz. Tabi burada hangi alanda ürün ve hizmet sunduğunuz, iletişim ve reklam verme frekansınız ve kullanıcıların markanız hakkında konuşma frekansı, monitoring’e ne denli ihtiyaç duyduğunuzu belirleyen etmenlerdir.
“Tamam da bu hizmeti nasıl alabilirim?” dediğinizi duyar gibiyiz. Çoğu izleme aracı, anahtar kelime bazında çalışarak siteleri belirlenen sıklıkta tarar. Bu araçlar, arama motorlarına benzer şekilde düzenli taramalar gerçekleştirerek dizine ekler. Bu süreçte genellikle marka ismi, kişi ismi, ürün ismi ve rakip firmaların isimleri anahtar kelime olarak kullanılır.
Tespit edilen web, sözlük ve forum sonuçlarından spam içerikler ayıklanarak filtrelemeler yapılır, böylece markanız için herhangi bir fayda sağlamayan konuşmalar ve içerikler değerlendirme dışı bırakılır. Ayrıca; X, Facebook ve Instagram gibi popüler sosyal medya platformlarından elde edilen verilerle CRM (Customer Relationship Management / Müşteri İlişkileri Yönetimi) gibi stratejik aksiyonlar alınır. Özellikle X gibi kritik platformlar anlık olarak taranır, bu da markanız için zamanında ve etkin bir izleme sağlayarak kontrolü daima elinizde tutar.
Başta sosyal medya olmak üzere, dijital dünyada ihtiyacınız olan hizmetler konusunda nitelikli bir planlama ve yönetim sağlayacak enerjik bir partner arayışınız varsa, yolunuz er ya da geç mutlaka Ahtapot Sosyal Medya’ya düşer. O gün geldiğinde, sizlere eşlik etmekten heyecan ve memnuniyet duyacağız.😊
YAZAN: Melih Faik Aydoğan